AskTurka.Com

Sitem Şiirleri

Bazen ne kadar uğraşırsan uğraş olmuyor arkadaş. Çabalıyorsun ama baktığında hep aynı yerdesin. Zaman harca, emek ver; Ama bir arpa boyu yol gidememişsin. Çok yazık… Kötü sonuçta insanlar yapıştırıyor direkt yaftayı “Demek ki yeterince çaba göstermemişsin, demek ki çok istememişsin…” Bu kadar basit mi sonuç? Olumsuz sonuç her zaman kişinin kendine mi aittir merak ediyorum. Hiç mi başka faktörler...
                  Çok uzaklara kaçıp yalnız kalmak ister ya bazen insan; öyleyim işte şu sıralar. Gürültü, kalabalık, koşturmaca ruhumu bunaltmış adeta. Dört duvar arasına sıkışmış gibiyim, köşeye sıkışmış. Ne zaman dışarı atsam kendimi, rahatlamak, kendimden bi nebze uzaklaşmak istesem, En büyük sorun çıkıyor karşıma “İnsanlar”… İnsanlar çok benciller. Elbette her insanda bi nebze bencillik olmalı, yaşama içgüdüsünn bi...
Cümlelerime bu sözleri sadece üstüne alınması gerekenler alınsın diye başlamak isterdim. Ama fark ettim ki; üstüne alınması gerekenler dışında herkes üstüne alınıyor. Bazı insanlar o kadar yüzsüzleşmiş ki; inanın suratlarına tükürseniz teşekkür ederler. Bir insan benliğinden bu derece nasıl ödün verebilir aklım almıyor. Yüzlerinde sahte bir maske vardı hep bilirdim bunu. Şimdi şimdi anlıyorum ki...
Bir gölgeyi sevmekti ,seni sevmek.... Bıkmadan peşinden koşmak.... Yorulmadan kovalamak... Konuşmadan haykırmak... Ateşine dokunmadan yanmak... Bir gölgeyi sevmekti ,seni sevmek... Düşdüm ardın sıra,sen nereye ben orayaa... Gölgeden nefese izin yokmuş.... Sen yalancı yardın... Gölgense .. Ruhsuz , Kokusuz, Vicdansız, Zalim, İnsafsız, İnsan süretine bürünmüş,GÖLGEYDİN..
`gözyaşımda maviyi ararken --------haykırdım ------------------duymadın ---------------------------lal oldum` gözyaşlarım söyleyin nereye gizlediniz mavilikleri hangi saklambaç bu böylesine kör eden söyleyin kızıl damlalarım maviliğim hangi fare deliğinde feryat figan içimdeki suskunluklar sessiz figan-ı feryadı kim duyar biliyorum delirdi artık içimdeki çocuk susuyor... duyuyor musunuz, susuyor... -s a ç m a l a m a y ı n- evet, evet delirdi içimdeki çocuk çomağının ucunda hayalleri horozlu şekerini kanıyla yaptı delirdi içimdeki çocuk suskunluğuna...
Mahşeri bekliyorum.. Söyleyecek çok sözüm var orda.. Sen sıratta yürürken, ayaklarına ben takılacağım, Ve düşeceksin susmalarımın ortasına, Yanacaksın yalanların kadar, ihanetlerin kadar acı çekeceksin.. Liğme liğme olacak yüreğin, benim yüreğimin yandığı kadar korlaşacak.. Benim alevlerimle hararetlenecek ateş, Sen konuşmaya bile cesaret edemeyeceksin. Dünyada çektiğin acının sebebini düşünürken kendini en dipte bulacaksın. Sakın sorma ‘bu yüreğe ne kadar acı vermiş olabilirim ki” diye Anlamazsın! Sadece...
Acımasız mıyım? Yoksa acınacak haldemiyim bilmiyorum. Bilinmezlikler mi çok yoksa bilinmezlikleri ben mi yaratıyorum bir türlü karar veremedim Benim olmanı istemek mi hata yoksa hata seni sevmek mi zaten en karmasık sorum. Günlerdir cevaplarını bir türlü bulamadıgım binlerce soru soruyorum kendime. Sonra itiraf ediyorum Evet seni seviyorum seni istiyorum ama niye bu kadar uzaksın bana? Farklılıklar mı insanı uzaklaştırır birbirinden? Bu kadar...
Dokunmayın yalnızlığıma, Yalnız kalayım, Tek başıma… Sorunsuz ve ağlamadan, Bir başkasının düşünmeden, Hiç bir şeyi kafama takmadan, Yalnız kalayım.. Yalnızlığımı seveyim, Belki yalnızken sevileyim. Yinede dokunmayın yalnızlığıma, Yalnız kalayım.. Yalnızlığımla yalnız bırakın beni, Rahatsız etmeyin bizi.. Dokunmayın yalnızlığıma, Yalnız kalayım… Bırakın yalnızlığımla mutlu olayım.. Dokunmayın yalnızlığıma, Almayın onu benden, Lütfen elimdeki son şeyi de, Almayın benden…