Bir dilek tutup veda sözü vermiştin.

0

Bir şiir yazacaktın benim için, hala yazmadın.Elimdeki ekmek taş oldu, aydınlanmadı yüzüm. Ben kimsenin bilmediği bir yerden, herkesin bildiği bir sebeple kovuldum. Sen bilirsin, yanımdaydın. Bu yüzden, içinden gemiler gitmeyen adamın, derya olduğuna asla inanmam. Acıya ve gerekli olduğuna alışamadığım da bundan. Ama ihtiyacımı sen bilirsin, aslımı sen bilirsin, kovulurken yanımdaydın. Sen yazarsan inanırım. Kendim düşünürsem ayaklarıma, yürürsem aklıma zincir vururlar, böyle olmasın.

Bir şiir yaz bana, bir dilek tut. Demir parmaklıkların arkasında, loş, rutubetli de olsa bir yerlerde, bir mum yansın benim için. Elimdeki ekmek taş olmasın, hüzün akmasın gözümden, aydınlık olsun yüzüm.
Yağmur bardaktan boşalsın illa yağacaksa. Yalnız seyredilir o zaman ki suçu ben de kalmasın.

Bir dilek tut, bahar gelsin ki sen gel baharla birlikte aklıma. Bir şiir yaz bana. Alsın götürsün beni, artık aklımdasın. Başka yerlere, daha başka yerlere. Hala hercai, hala lale, hala gül olsun. Su olsun, yeşil olsun yemyeşil, sen ol.

Bir şiir yaz bana, bir dilek tut. Bir bildiğim olsun yaşamak için ki hazanda yaprağın toprağa düşüşü gibi acı çekmeden öleyim. Kovulduğum yer huzurluydu, canım yanmasın.

Bir dilek tut, bir şiir yaz bana. Al hayatımı yaz. Yaz ki bir oyun bozan olmadığım, oyunun bozuk olduğu anlaşılsın. Bir yerlerde hep bir mum yansın benim için.

Bir dilek tut, bir şiir yaz bana.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.