Attila İlhan Sözleri

0

Sana gelirken hep ellerim ceplerimde gelirdim, olur da aşkımın elleri üşümüştür. Avuçlarımda ısıtırım diyerekten .
Bekleme yapmayın! ‘Aşk’ını alan ‘acı’ya doğru ilerlesin.
Memleket bir kurtlar sofrasına döndü mü, isyan haktır.
Kolay diyorsun, gel bir de sen yaşa sensizliğimi…
Acı bir tütün gibi yakıyor genzimi, Senden uzak olmak.
Gel sevgilim gel, benim dünyama gel çok zaman var içimde yerini hazırladım.
Mutluluk uzun sürmez mutlaka gündeliktir. Ölüme yenik düşen aslında korkuya yeniktir.
İnsan sevdiğini bırakmaz, sevmek bırakır insanı…
Ağzımın tadı yoksa, Hasta gibiysem, Boğazımda düğümleniyorsa lokmalar, Buluttan nem kapıyorsam, İnan hep güzel gözlerinin hasretindendir.
İnsan olmanın bütün komplekslerini yenmiş, günü dipdiri yakalayan, hayatın anlamını çözmüş bir bilge insan; bir yol gösterici.
Bir gün seni unutmak zorunda kalırsam , Aşkımın küçüklüğüne değil,çaresizliğimin büyüklüğüne inan.
Döndüm arkamı sana, Sen sırtımdan vurmayı seversin, yüzüm ağır gelmesin…
Ben çocuklar gibi sevdim! Devler gibi acı çektim.
Oysa ben akşam olmuşum, Yapraklarım dökülüyor usul usul. Adım sonbahar…
Ben gidip başıma belâlar aramışım o kalıp mevlâsını bulmuş.
Yaşarken çektirdiler, şimdi doğumunu kutluyorlar.
Bana ait ne varsa seni korkutuyor Sana ait ne varsa hiçbiri benim değil.
Hiç doğmamayı isterdim ama bir kere doğmuşum ölmek yasak.
ölüm kadar çabuksa eğer yaşamak, hiç doğmamayı isterdim ama bir kere doğmuşum ölmek yasak.
Hayat zamanda iz bırakmaz, bir boşluğa düşersin bir boşluktan. Birikip yeniden sıçramak için. Elde var hüzün.
Gözlerin gözlerime değince Felâketim olurdu ağlardım Beni sevmiyordun bilirdim Bir sevdiğin vardı duyardım…
Ben hiç böylesini görmemiştim, vurdun kanıma girdin kabulümsün.
İnanmakta geç sevmekte çabuktum.
Ben sana mecburum bilemezsin.
Aydınlık neyin oluyor senin.
Çoğu zaman üç beş kişi için yazdığımızı sanırız, onlar bizi okumazlar. Asıl seslendiklerimiz, hiçbir zaman tanımayacağımız, başka üç beş kişidir.
Batık bir gemiymiş aşk limanında, Kader bu deyip de avutma beni. Ayrılık kapımızı çaldı sonunda Senden son dileğim unutma beni.
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların sen bana kalbim kadar elim kadar yakınsın.
Sanat, toplumsal bir çabadır; toplumdan gelir, topluma döner. Fakat gelenle giden aynı şey değildir.
Eğitim, savunma ve ekonomi milli olmalıdır, olmazsa Sevr gelir.
Türk aydını dediğimiz kişi, Batı’nın manevi ajanıdır.
Canını kurtarayım derken vatanından olursun.
Ne kadınlar sevdim zaten yoktular.
Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra KGB’nin belgelerinden görüyoruz ki, Türkiye’deki sosyalistlerin pek çoğu maaşa bağlanmışlar orada. Bugün de Alman vakıflarından, Amerikan vakıflarından maaş alarak, Avrupa fonlarından para alarak, onlar adına hareket eden pek çok basın yayın organlarında görevli isimler vardır ve bunlar artık ayıp olmaktan da çıkartılmıştır. Maalesef Türkiye bu noktaya gelmiştir.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.